Yeşilay Haftasını biliyor muydunuz?
Ali Dutal
Bilmeyenlere, duymayanlara hatırlatılır "Yeşilay Haftası" diye bir hafta var!
Mart ayının ilk haftası 'Yeşilay Haftası'dır.
Bu nedenle her yıl bu haftaya dikkat çekmek amacıyla makale yazar, sosyal medyada paylaşımlarda bulunurum.
Önceki yıllarda ki paylaşımlarımda yeterli ilgi ve desteği göremesem de yine her yıl dikkat çekmeye devam ediyor, edeceğimde.
Sosyal medyada abuk subuk paylaşımları beğenen sayısı normalin çok üzerinde olurken çok ciddi önemli paylaşımlara ise üç beş beğeni geliyor.
Çok düşündürücü ama yapacak bir şey yok; çünkü, toplumun içinde bulunduğu hal bu!
Yanlış anlaşılmasın amacım kesinlikle beğeni almak olmayıp böyle bir düşünce bile bana ağır gelir.
Amacım, bir eğitimci ve insan olarak çok önemli bulduğum konularda sosyal görevimi yerine getirmek en azından duyarlılığımızı ortaya koymaktır.
Bazen kendimde "şüphe duyma" duygusu baş gösteriyor, acaba "ben de bir manyaklık var mı" diye!
Ancak, düşünüyor, taşınıyor olmadığı kanaatine varıyorum; çünkü duyarlı olmalıyız, olmak zorundayız!
Eğer, toplumumuzun yaşadığı her türlü sorun bizi rahatsız etmiyorsa işte o zaman biz de bir sorun var, demektir.
Bugün insanımız özellikle de çocuklarımız sigara, alkol ve uyuşturucunun hiç olmadığı kadar tehdidi altındadır.
-Öyle değil mi?
Sigara kullanma yaşı çocuk yaşlara kadar düşmüş, alkol kullanımı sıradanlaşmış, uyuşturucu araçları çeşitlenmiş ve uyuşturucuya ulaşmak kolaylaşmıştır.
Bunlarla mücadele etmek zor olup toplumun tüm fert ve kurumları bu mücadelenin içinde aktif bir şekilde bulunmalı, en azından duyarlı olmalıdır.
Bu mücadelenin en etkin yapıldığı yer okullarımız olması gerekirken maalesef, "Yeşilay Haftası" nda okullarımızda bazı etkinlikler yapılsa da çok da etkili olduğu söylenemez.
Sembolik olmaktan öteye fazla bir katkısı da yoktur. Okullarımız çocuklarımızı sınava hazırlamaktan başka işlere fazlaca zaman ayıramamaktadır.
-Varsa yoksa sınav sınav!... (Buna rağmen sınav başarımızda çok düşüktür.)
Bırakınız bir haftayı; alkol, uyuşturucu, kumar ve sigara ile mücadele her alanda her türlü araçla sürekli yapılmalıdır.
"Yeşilay Haftası"nın olduğu, Mart Ayının ilk haftası, aşağı yukarı bütün televizyon kanallarını takip ederim. Hemen hemen birkaç kanalın dışında bu konuya değinene pek rastlamadım.
Sıradan bir lig maçını bütün televizyonlarda koca koca adamlar, gece yarılarına kadar anlatırlar da anlatırlar, tartışırlar da tartışırlar…
– Yok efendim… ofsayttı, fauldü, kırmızı karttı, penaltıydı değildi…vs
Eğer, bu ülkede hakemlerin, kulüp başkanlarının konuşulduğunun yüzde biri alkol, uyuşturucu, sigara ile mücadele için konuşulsaydı bugün bu sorun, sorun olmaktan çıkar, çıkmasa bile en aza inerdi.
– Yazık, çok yazık!
Gençlik alkolün, kumarın, uyuşturucunun, sigaranın pençesine düşmüş doğru dürüst konuşan, tartışan, program yapan yok.
Konuşanlara da belli kesimler; "özgürlüğümüze karışıyorlar" diye basıyorlar feryadı!
İçki, uyuşturucu, sigaranın günah olup olmadığına inanmak veya inanmamak kişinin kendi tercihi olup buna karışacak halimiz yok; ancak, hiçbir aklıselim insan çocuğunun içki, sigara ve uyuşturucu müptelası olmasını istemez.
-Varsa da ben görmedim, bilmiyorum!
Bir anne ve babanın çocuğuna zarar gelmesini istemesi insan aklı sınırları içerisinde düşünülemez.
Eğer, bir ana baba çocuğunun bu zararlı alışkanlıkları yapmasını istiyorsa benim diyecek bir şeyim olamaz!
-Cinayetlerin yüzde 85'nin,
-Tecavüzlerin yüzde 50'sinin,
-Şiddet olaylarının yüzde 50'sinin,
-Ölümcül trafik kazalarının yüzde 65'nin,
-Aile içi kavga ve geçimsizliklerin yüzde 70'nin,
Sonradan olan akıl hastalıklarının yüzde 60'nın büyük oranda müsebbibinin alkol olduğu araştırmalarda ortaya konulurken; sigaranın, uyuşturucunun korkunç zararları herkes tarafından bilinen inkar edilemez bir gerçekken ben ne diyeyim siz ne diyebilirsiniz!
Öyle sigaralar görüyorum ki sigara değil de sanki çikolata!
Çeşit çeşit ilgi çekici, özendirici sigaralar üretilmekte olup bunlara karşı devlet gerekli tedbirleri almalıdır.