​FETHEDİLENLERİN GÖZÜYLE ANADOLU’NUN FETHİ


Bu yazımız tarihçi Prof. Dr. İbrahim Tellioğlu'nun bu ismi taşıyan eserinin tanıtımıyla ilgili olacaktır. Tarihçiliğimizde kültür tarihine ağırlık verelim cümleleri sıklıkla duyulsa da her daim ağırlık siyasi tarihte olmuştur. Siyasi tarihteki genel kural ya olaylar tarihçinin bulunduğu devletin gözüyle anlatılır. Ya da galiplerin gözüyle anlatılır. Kimse mağlupların düşüncelerini sormaz. Çünkü sonuç bellidir.

İşte bahsedeceğim çalışma fethedilenlerin gözüyle Anadolu'nun fethini anlatıyor. Kime göre biz neyiz sorusunun cevabına kapı aralıyor. Anadolu'nun fethi ile ilgili Ermeni, Gürcü, Rum ve Süryani kaynakları mevcuttur. Her millet dünya tarihini etkileyecek bu olayı kendi cephesinden anlatmıştır. Mesela bizim kaynaklarda tek satırla geçiştirilen bir olay bu kaynaklarda detaylı biçimde anlatılabilir. Tam tersi durumlarda söz konusu olabilir. Olayın olduğu coğrafya da kaynaklar için önemlidir. Mesela Bizanslı bir tarihçi için Doğu'daki Türk fetihleri alakasız bir olayken Ermeni bir tarihçi Miryokefalon savaşı ile ilgilenmeyebilir.

Kaynakların tarafsızlığı siyasi duruma göre değişir. Ermeni tarihçiler din adamı kökenli olduğu için Hristiyanlık bilinci daha yüksektir. Bu durum Rum, Gürcü ve Süryani sıralamasıyla değişir. Ermeni tarihçiler ilk fetihleri kıyamet ile ilişkilendirirken Melikşah için adil veya fatih unvanları verebilirler. Çünkü Selçuklular düzeni sağlayınca Ermenilere adaletle muamele etmişlerdir. Aynı dönemin Bizanslı tarihçileri kısmen daha objektif bakabilirler. Ayrıca kaynakların birinin hanedan üyesi tarafından yazılmış olması bilgilerin detayını artırır.

Son olarak Ermeni tarihçiler Haçlı seferlerini ilk başlarda sevinçle karşılamışlardır.  Bu durum adaletle muamele görseler bile Hristiyanlık bilincinin tarih yazımını etkilediğini göstermektedir. Sonraki süreçte Haçlıların kötü tavırları Ermenilerin bu düşüncelerini etkilemiştir.

Özetle tarihçilik, hiçbir zaman objektif olamaz ve olmayacaktır. Din, dil, mezhep ve siyasi görüşler tarihçiliği etkilemektedir. Bize düşen ise mevcut kaynakları kullanırken tarihçiyi ve yaşadığı ortamı iyi okuyup değerlendirme yapmaktır.

Son Fotoğraflar

Tüm Fotoğraflar